6 Temmuz 2011 Çarşamba

AŞK!



Birisini seversiniz! O aşk başladığı andan itibaren onunla kalkar onunla yatarsınız, o güldüğü zaman dünya cennet olur, o üzüldüğü zaman dünya kıyamet yeri. Onsuz bir hayatı düşünemezsiniz. En çokta "O"nun başına bişey geldiği zaman ona yardım edememek koyar size. Herşeyi yaparsınız onun için, hazırsınızdır! Ama yapamazsınız, kılınızı kıpırtatamazsınız. Gerekirse kalbinizi verirsiniz yeterki birazcık tebessüm etsin diye.

Para pul konu değildir, hiçbir zaman mevzu bahis olmaz. Yaptığı bir hatayı kendi hatan gibi kabul edersin. Sanki kendin yapmış gibi o hatadan ders alırsın. Onu takip edersin 365 gün 24 saatin her salisesinde. Beyninde kalbinde herşeyinle. Yattığında acaba yattımı diye düşünürsün kalktığında acaba kalktı mı? diye düşünürsün onsun bir anın geçmez. O'nun sana bir karşılık vermesine gerek yoktur bunları yapman için. Var olması ve orda olması yeterlidir.

Ben, Pazar gününden bu tarafa yaşadıklarımı en iyi bu şekilde anlatabilirim. Şu hayatta beraber gülüp beraber ağladığım tek şey, Fenerbahçem derin yara aldı ve hayat bana zindan oldu. Ve aldığı darbeyi oturup izlemekten başka hiçbirşey yapamıyorum en çokta bu koyuyor.

İddialar doğrudur değildir bilmiyorum. Doğruysa cezamız neyse çekelim razıyım. Ama doğru değilse dememe gerek yok şu an doğru olmasa bile çok derin yaralandık. Kaçan şampiyonluklarda ya da fark yediğimiz maçlardan çok farklı bir durum. Şey gibi...Bir savaşa girersiniz düşmanlarınız arasından sıyrılırsınız, zaferi kazanırsınız. Evinize geri dönersiniz herşey daha güzeldir artık ama durup dururken bişey olur. Çeker sıkarsınız kafanıza öyle bi durum bu.

Lafı fazla uzatmaya gerek yok, şu dava en kısa sürede sonuçlansın. Cidden cezamız neyse çekelim ama bir an önce sonuçlansın. Çünkü insan tek aşkını yerde görmeye dayanamıyor.

Hiç yorum yok: